www.tayyareci.com                  ANA SAYFA Tayyareci Türkçe Site JET ANALIZ HAVACILIK
Tayyareci English Site
Tayyareci Deutsch Site
Sitede Arama :
 

 
ÇANAKKALE SAVAŞINDA TÜRK HAVA HAREKATI TURKISH AIR OPERATIONS THE DARDANELLES WAR

2.     Gelibolu Harekat Alanı  

Çanakkale Boğazı’nın uzunluğu 61.8 km’dir (38 mil). Boğazın en geniş yeri Erenköy Koyu ile Tengerdere ağzı arasıdır (45 mil). En dar yeri Kilitbahir-Çanakkale arasıdır  (0.75 mil). Kumkale ve Seddülbahir bölgesine, boğazın giriş bölgesi denilir. Çanakkale Boğazı’nın Avrupa yakasında Gelibolu Yarımadası yer alır. Gelibolu Yarımadası’nın en dar yeri Bolayır ortasıdır. Güneye doğru yarımada genişler. Akbaş-Kemikli arası 20 km’ye çıkar. Daha sonra tekrar daralmaya başlar. İlyas (Helles) Burnu’nda son bulur. Gerçekleştirilen çarpışmanın büyük bölümü, eni yaklaşık 5 mil olan cephededir. Yarımadanın kilit noktası Conkbayırı’ndan yukarı Saroz’a doğru Kemikli Burnu’na kadar uzanan yarım ay şeklindeki kumsal ile bu burundan aşağıya Seddülbahir’e kadar uzanan sahil,  çıkarmaya elverişli plajları ihtiva etmektedir. Yarımadanın en geniş ucundaki İlyas Burnu’nda yamaç oldukça dik bir şekilde denize iner (5)

            Boğazın her iki yakası nesillerden beri Türkler tarafından ordugah olarak kullanılmaktaydı. Ege’yle birleştiği ağızdan en dar bölümüne kadar olan 14 millik mesafede bir dizi ordugah kurulmuştur. Sözkonusu ordugahlar en son 1885 tarihinde modernize edilmiştir. Dolayısıyla 1914 yılında Büyük Savaşın patlak vermesiyle buradaki savunma çalışmaları o günün standartlarının gerisindeydi. Sonuç olarak Müttefik Donanma Komutanlığı, boğazdan geçişin takviye edilmesi halinde müttefik filonun İstanbul’a ulaşabileceğine inandı.

            Boğazda kurulan Ordugahlar yapı itibarıyla eski stil “kale tipi” yapılardan, toprak siper duvarlarının arkasında üzeri örtük olmayan ve gizlenecek bir yeri de bulunmayan açık top mevzilerine kadar değişiklik göstermişti. Eski model topların çoğu yetersiz kalmış ve bu durum müttefiklerin, düşman mevziini oldukça yakından top ateşine tutmasına olanak tanımıştı. Bu dezavantaja rağmen Türklerin kıyıya konuşlandırılmış silahları ve  deniz mayınları bombardımanı gerçekleştiren filoya ciddi hasarlar verdi.(6)

1.      Gallipolli Area of Operations  

The Dardanelles Strait is 61.8 km (38 miles) in length. The broadest point of it lies between Erenköy Bay and Tengerdere mouth (45 miles) and the narrowest point lies between Kilitbahir - Çanakkale (0.75 miles). Kumkale and Seddülbahir are called the entrance to the straight. On the European shore of the Strait lies the Gallipoli Peninsula. The midst of Bolayır is the narrowest point of  the Gallipoli peninsula and it gets broader toward southern part. The width gets up to 20 km between Akbaş-Kemikli and then narrows and ends in Cape İlyas (Helles). Most of the fighting was on

a front about five miles in width. Crescent-shaped beach extending from Conkbayır, the key point of the peninsula, to Cape Kemikli, together with the beach extending to Seddülbahir consist the most convenient seashores for the campaign. On Cape İlyas, the broadest point of the peninsula, the slope descents to sea quite vertically. (5)

Both shores of the strait had been fortified by the Turks for many generations. From its Aegean mouth to the Narrows, a distance of about 14 miles, a series of forts had been constructed. The last modernization of these fortifications took place in 1885.

Consequently, by the outbreak of the Great War, in 1914, the defense works were essentially obsolete by the standards of the day. As a result, the allied naval command believed that passage of the fortified strait could be forced, and that an Allied fleet could then reach Constantinople.

Fortifications along the strait varied from old style “castle-like” structures to open emplacements behind earthen parapets, without overhead cover or concealment. In many instances the old model artillery had a limited range, inferior to that of the Allied fleet which allowed the latter to pound some battery sites often at a relatively close range. In spite of this disadvantage, the Turkish coastal guns-and minefields-inflicted serious damage on the bombarding fleet.(6)

(5)      Çanakkale 1915, M.S.B. Yay., Ankara 1999, s.12-13.

(6)      Richard T.WHISTLER; A.g.e., s.230