flyingfortress
üye
Turkey
81
Cevap |
Gönderilme Tarihi - 21/03/2002 : 17:17:55
Merhaba, Bir yerde okumustum ama nerde oldugunu unuttum simdi. Yazida diyordu ki: Havadan havaya füzeler gelistirilip kullanilmaya baslanmasiya birlikte (mesela aim-9 un ilk türevleri)ucaktaki makineli topun da gereksizligine hükmedilir. Nasilsa füzelerle bir ucagi cok uzaklardan düsürmek mümkün o nedenle ekstradan agirlik teskil eden "gun" lari sökme karari alinir. Viyetnam savasinda Fantomlara bu uygulanir. Amma cok yanlis bir kara oldugunu yakinda anlayacaklardir. Füzeleri biten Fantomlari, MiGler yolda yakalar. Ve sadece bir günde üsslerinden kalkan 50 Fantom (sayida tam emin degilim ama büyük bir rakam idi)geriye dönemez. Ondan sonra tekrar makineli tüfekler savas ucaklarina yeniden takilmaya baslandi ve bunun, vazgecilmezlerden biri oldugu kabul edildi. Özetle:Füze teknolojisindeki yenileme ne kadar terakki ederse etsin, yakin muharebenin (dogfight)modasi hic gecmez. Özellikle raytheon, pithonIV, AIM-9X gibi 180 derece geri döünüs yapabilen, gerektiginde hiz kesebilecek kadar kivrak, IR imaging fokal array leri flare i ayird edebilme kabiliyeti ile ciddi tehdit unsuru olustursa bile her yenilik, bir karsi tedbiri de beraberinde getirir. Yarin bunlari da yaniltacak saptiricilarin imal edilip uygulamaya konulmayacagini kimse garanti edemez degil mi? Bu konuda sizlerin de görüslerini ve bilgilenirmelerinizi merakla beklerim. sevgiler Remzi Öztürk |
haluksevel
Moderator
Turkey
203
Cevap |
Gönderilme Tarihi - 21/03/2002 : 22:04:50
Sevgili Remzi merhaba,Bana kötülük yaptın, beni iki cepheye böldün. Bir taraftan Rus-ABD uçakları cephesinde, diğer taraftan da Vietnam'da çarpışacağım. Tabii ki şaka. Yeni konular açıldıkça son derece memnun oluyorum. İlk işim eve gelince yemek yemeden forum'umuza girmek. Bu yüzden hanımla da kavga ediyoruz. Vietnam'a gelince. "Rus-ABD uçakları" yazımda F-4C "Phantom"a kısaca değinmiştim."Phantom" esas adı, yani ilk doğuş adı F4J "Phantom-II"dir. Bu uçak ABD Donanması (USN) hava birlikleri için uçak gemilerinde konuşlandırılmak üzere (o zamanki adıyla) McDonnell Corp. tarafından geliştitirilmiştir. Bu uçağın silah donanımı 4 adet "sidewinder" ve 4 adet "sparrow"dan ibaretti. Makinalı topu yoktu ! Çünkü senin de dediğin gibi artık it dalaşı olmayacağı, işin roketlerle halledileceği görüşü hakimdi. USAF Vietnam için hava üstünlük uçağı arayışına girince tek bulabildiği uçak USN'nin "Phantom-II"siydi. Bu uçak F-110 kodu ile USAF'a ithal edildi (kodu sonra F-4C oldu). İlk F4C'lerde top yoktu ve söylediğin felaket başlarına geldi. Özellikle yüksek manevra yetenekli MiG-17'lerden kaçmaları çok zordu. Manevra yeteneği ile MiG-21'leri saf dışı bırakabiliyorlardı ama MiG-17 karşısında tek şansları "afterburner"ları yakıp dik tırmanmaya geçmekti. Aynı işi F-100'ler de yapıyordu. Baktılar olamayacak, hemen F-104'lerde ilk denenen ve kullanılan 20mm'lik 6 döner namlulu M-61 "Vulcan" topunu kullanmaya başladılar (6000 atış/dakika). Remzi'ciğim, Bence "dogfight"ın modası geçmeye başladı. Modern bir savaş uçağı 80-100 mil mesdafeden düşmanı tespit edebiliyor. 60 mil gibi bir mesafeden AMRAAM ile vurabiliyor (Rus versiyonunun adı AMRAAMSKİ). Ama bir noktada yine de haklısın, çünkü otomatik topu kimse kaldırmıyor. ABD devamlı 20 mm "Vulcan"ı, Ruslar ise tek namlulu 30mm'lik İzmash GSh-301'i kullanıyorlar. Bir de motor yapımı konusu var ki, onu da izin verirsen gelecek mesajda yazayım. Herkese uçak dolusu selamlar(ayfercim'in dediği gibi). Haluk SEVEL Haluk SEVEL |
haluksevel
Moderator
Turkey
203
Cevap |
Gönderilme Tarihi - 24/03/2002 : 11:10:06
Sevgili Tayyareciler,Ruslarin su anda gündemde olan en yeni uçagi Sukhoi Su-37 (rafa kaldirilan MiG-1.42 ve Sukhoi S-37 projelerini saymazsak). Su-37'nin içerdigi birçok yenilikten biri de turbofanlardaki çok yeni bir tasarim. Bu uçakta kullanilan turbofanlarin egzostlari düsey düzlemde arti-eksi 15 derece hareket edebiliyor. Bu da uçaga çok üstün bir manevra yetenegi sagliyor. Ama bu özellik VVS'de (Rus Hava Kuvvetleri)bir tartismayi beraberinde getirdi. VVS adeta iki kampa bölündü. Bir grup bu özelligin "dogfight"ta çok büyük üstünlük sagladigini, bu nedenle mutlaka kullanilmasi gerektigini savunuyor. Karsit görüslü grup ise yakin mesafede it dalasinin artik tarihte kaldigini, hava muharebesinin 40 mil gibi mesafelerden ve BVR'de yapildigini söylüyor; bu nedenle bu mekanizmaya gerek olmadigini belirtiyor. Hareketli egzost donanimi gerekli hareketi sagliyabilmek için güçlü hidrolik pistonlar gerektirir. Ayrica egzostunda hareket edebilen içiçe iki parçadan ve mafsalli bir yapida (knuckle joint)olmasi gerekir. Bunlarin maliyeti de uçagin agirliginin yaklasik 1000 kg artmasidir. Iste ikinci grup burada bir sav daha ileri sürüyor, bu agirligi elektronik donanim, ilave yakit olarak kullanilmasinin çok daha yararli olacagini söylüyor. Ama hiçbiri de GSh-301'den vazgeçmiyor. Ne dersiniz? Not: Istemiyerek yaptigim bir hatayi özür dileyerek düzeltiyorum. F-104 ve F-4'de kullanilan topun kodu M60A1 "Vulcan"dir; M-61 degil. selam ve sevgilerimle Haluk SEVEL |
snipercan
üye
Turkey
119
Cevap |
Gönderilme Tarihi - 24/03/2002 : 12:38:32
merhabalar, Ayrica Avrupalilarda EF-2000 ucagına top takmamışlardır.O uçak içinde benim tahminim ağırlık kriteri ve ya denge sorunu yüzünden takmadılar.Oysa Fransa Rafale'ye,İsviçre Gripen'e top taktılar ve Amerika F-22'ye top taktılar.Bence kim nederse desin yakın hava savaşı her zaman olacaktır her nekadar BVR olayı gündemde olsada radarlar bir uçagın dost yada dusman oldugunu nasıl ve ne kadar ayırt edebilir??Savas ortamında havada yüzlerce uçak olabilir pilot hedefinden emin olmadan atış yapamaz peki nasıl emin olabilir.Hem elektronik karıştırma olabilir hemde radar blipleri merge etmiş olabilir.Bu da iş gene gözlere kaldı demektir bu yüzden toptan vazgeçmek büyük bir hata hatta HMS sistemlerinin daha da gelişmesi gerekir diye düşünüyorum. Ama ABL(Airborne Lazer) savaş alanına girerse o zaman çok şey değişecek çooook :)Ucmak yasamaktır. |
haluksevel
Moderator
Turkey
203
Cevap |
Gönderilme Tarihi - 24/03/2002 : 15:33:11
BVR'de uçağın dost mu düşman mı olduğunun belirlenmesi çok kolay ve bu yöntem uzun yıllardır uygulanıyor. Fazla detaya girmeden anlatmak istiyorum. Birincisi uçağın yaymakta olduğu sinyaller diğer uçak tarafından algılanır, bunun neticesi dost-düşman (friend-foe) ayrımı yapılır. Eğer uçak herhangi sinyal yaymıyorsa radarın o uçaktan yansımasının verdiği şifrelerin dekode edilmesi ile uçağın kim olduğu çözülür. Öyle 40 mil ilerisine, kim olduğunu bilmeden atışta bulunmak olur mu! Bu konuyu elektronik ve avionik konusuna hakim arkadaşlarımız benden daha iyi cevaplarlar umarım. Haluk SEVEL |
KursadA
üye
USA
17
Cevap |
Gönderilme Tarihi - 25/03/2002 : 06:45:41
Haluk Bey,Ilk notunuzda yanlislik yoktu, F-104 ve F-4E'de kullanilan topun adi M60A1 degil, M61 Vulcan. http://www.fas.org/man/dod-101/sys/ac/equip/m61.htm Bir diger eklemem de BVR durumunda dusman ucagin kimliginin radar yansimasindan tespit edilebildigi konusunda yorumunuza. Bu uygulamanin teknik zorluklari sebebiyle su anda kullanimda olan boyle bir tanimlama sistemi yok. Bir hava aracinin sadece radar yansisindan tipini tespit etmek hala gunumuz sinyal isleme tekniklerinin ve elektronik teknolojisinin otesinde kalmaya devam ediyor. Tip teshis etmek icin su anda kullanimda olan ve Amerikan Hava Kuvvetleri'nin MSIP upgrade'inden gecmis olan sinirli sayida F-15C/D'sinde takili bulunan NCTR(Non-Cooperative Target Recognition) sistemi. Tabii dusman ucagi ucaginiza radar kilidi atmissa RWR(radar warning receiver) sistemi yardimiyla ucagin tipini teshis etmek olasi, ancak burada da dusman ucaginin radar yansisi degil radar sinyali kullaniliyor.. Kursad |
tayfunaral
üye
Turkey
2
Cevap |
Gönderilme Tarihi - 25/03/2002 : 22:36:06
Sevgili Tayyareciler,Ben aranızda çok yeniyim. Haluk Abi önerdi diye sitenize girdim, konuk oldum. Ama kapsamıyla hayran kaldım. Çok kapsamlı bir site. Forumda da çok seviyeli tartışmalar oluyor. Ben de bir katkıda bulunablir miyim düşüncesiyle bir mesaj göndereyim dedim. Vietnam Savaşı'nda uçaklar konusu biraz konu dışına taşmış gibi. Ben tekrar Vietnam Svaşı'na dönmek istiyorum. USAF bu savaşta önce North American F-100D'leri sonra Republic F-105'leri kullandı. F-100'ler MiG-17 ve MiG-21'lerle karşılaşınca "sidwinder"larını ateşleyip afterburner'ları sonuna kadar açarak meydandan kaçmak olmuştur. Benim bildiğim kadar düşürdükleri bir tane "Red" uçağı yoktur. F-105'ler de "Red"lere kolay lokma olmuştur. F-4'ler ise "dog-fight"ta MiG-21'lere üstünlük sağlamalarına rağmen MiG-17'ler karşısında manevra yetenekleri nedeniyle yetersiz kalmışlardır. Tek kaçış yolları AA'ları ateşledikten sonra afterburner'ları ateşleyip dik tırmanışa geçmektir., selamlar Tayfun Aral |
haluksevel
Moderator
Turkey
203
Cevap |
Gönderilme Tarihi - 26/03/2002 : 21:55:02
Sevgili Tayfun,Sen de benim Rus-ABD uçakları arasındaki dizayn felsefesi farklılıkları tezimi doğruluyorsun. Zaten bu verdiğin misallerden dolayı USAF ve USN 1969 yılında yeni projelere gerek görmüşlerdir. F-86'dan sonra 1970'li yılların başlarına kadar dogfight'ta Rus yapımı uçakların kesin üstünlüğü vardır (pilotu bir kenara bırakırsak. Bu ayrı bir konudur ve benim forumumda kısaca değinilmiştir). Bu üstünlük F-15 ve F-16'nın doğuşu ile kısa bir süre tersine dönmüş, MiG-29 ve Su-27'nin gelişi ile denge sağlanmıştır (MiG-29 ile F-16 kıyaslaması "Rus-ABD Uçakları" bölümünde genişce incelenmiştir). Avioniklerdeki gelişmeler, F-22 ve JSF projeleri ile üstünlük yine Batı'ya geçmiştir diyebiliriz. Haluk SEVEL |
snipercan
üye
Turkey
119
Cevap |
Gönderilme Tarihi - 29/03/2002 : 21:29:58
Merhabalar, Aslında Kursad beyde beni dogrulamıs oluyor.Havada bir ucagın dostmu dusman mı oldugunu anlamak cok zor radarı kullanarak.Bir F-16 pilotu Bosna'da gorev yapan bana bir olay anlatmıstı.Soyle alcak ucan bir hedefe kilt atıyorlar ve Awacs a soruyorlar Awacs dusman helikopteri onayı veriyor ve atıs serbest diyor bizimkiler hedefe yaklasıyorlar ve atıs yapmalarına bir kac saniye kala hedefin beyaz bir UN helikopteri oldugunu farkedip kilit kırıyorlar. Aslında Radar modlarının cogu bilinsede bazı gizli modlar var ve bilinmiyor ornegin elektronik harp gibi bu sebepten radarın yapabildiklerini tam bilemeyiz!Ucmak yasamaktır. |